26 Mayıs 2008 Pazartesi

Kurtuluş Savaşında Uşak

Yunan İşgalinden Önce Uşakİstanbul Hükümeti'nin tutumuna karşı Mustafa Kemal önderliğinde başlayan, Milli Kurtuluş Harekatı, yurdun dört köşesinden destekleniyor ve yer yer Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri kuruluyordu. Uşak'ta da İbrahim Tahtakılıç başkanlığında Uşak Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kuruldu.Yunanlar İzmir'e asker çıkarmışlar ve Anadolu içlerine doğru ilerlemeye başlamışlardı. Bu sıralarda Uşak da hummalı bir faaliyet içindeydi. Halk, Uşak Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'ni destekliyordu.[kaynak belirtilmeli] Alaeddin Tiritoğlu, mahallen teşkil edilen ve kendisinin idare ettiği ufak bir milli kuvvetin kumandanı idi. Ayrıca 1920 yılında kurulan Uşak Hücum Taburundan başka, ihtiyat erlerinden 250-300 kişilik silahlı Uşak Milli Piyade Taburu kuruldu. Kısa bir süre sonra merkez, bucak ve köylerden dört bölüklü Uşak Süvari Alayı meydana getirildi.Bu sıralarda Uşak'ta bulunan Kuvay-ı Milliye ve 23. Fırka (tümen) komutanı İzzettin Çalışlar, ilerleyen Yunan kuvvetlerine karşı koymak için İnay İstasyonu'na Uşak Hücum Taburu'ndan bir bölük göndermişti. Ayrıca cephe komutanlığı, Simav mıntıkasında toplanmış Yunanlar'a karşı taarruza geçen kuvvetlerin, Uşak'ta bulunan birliklerle ve Uşak Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nin yardımıyla desteklenmesini emretmişlerdi. Bu emir üzerine 23. Fırka Kumandanlığı, diğer kuvvetlerle birlikte, Jandarma Yüzbaşı İsmet İnönü kumandasındaki Uşak Hücum Taburu'nu Demirci'ye göndermişti. Çok az olan cephane ve bombalar da bu taburla birlikte yollanmıştı. Bu sebepten Uşak Cephesi zayıflamıştı.Fırkanın Uşak cephesinde kalan 68. ve 69. alayları, er, at, silah ve giyim itibariyle zayıf idi. Elde güvenilecek ihtiyat kuvveti olarak yalnız Uşak Milli Piyade Taburu ile Uşak Milli Süvari Alayı kalmıştı.Uşak'ın Yunanlar eline geçişi27 Ağustos 1920 günü düşman kuvvetleri, Alaşehir'den seri bir hareketle Uşak istikametinde taarruza geçtiler. Uşak'taki 23. Tümen'in 1500 mevcudu vardı.[kaynak belirtilmeli] Tümen, Uşak'ı örtmek ve müdafaa etmek için Sarayköy-Karakuyu-Karahasan köyleri hattında mevzilenmiş ve sol yanı ile Selikler köyüne kadar uzanmıştı. Kurban Bayramı izni yüzünden Uşak'ta mevcutları az olan Uşak Milli Piyade ve atlı bölükleri bırakılmıştı. Bunlar da Sarayköy üzerine ilerleyen Yunan kuvvetlerine karşı cephe almak üzere o istikamete kaydırılmışlardı.Yunanlar Sandıklı Köyü-Saray Köyü hattına yanaştı. Bu suretle Uşak muharebesi başladı. Yunanlar, Musa çetesinin kılavuzluğu ile gece karanlığında Sarayköy ve Külköy arasında bulunan yüksek kayalara çıkmaya muvaffak oldular. Daha o gün, Demirci muharebelerinden dönen 44 ve 108 mevcutlu iki tabur ile Uşak'ta bulunan bir hücum bölüğünün geceleyin Yunanlara karsi yaptıkları taarruzla, bu tepeleri ele gecirmek mümkün olmadı. 28 Ağustos sabahı muharebe, düşmanın üstünlüğü ile devam etti. Düşman en az 12000 piyade ve kuvvetli topçu ve süvari birlikleri ile taarruzun ağırlığını Karakuyu ile Külköy arasında bulunduruyordu. Yunanlar yerli halkın direnmesine rağmen 29 Ağustos 1920 tarihinde Uşak'ı işgal ettiler.Uşak'ın geri alınışıUşak'ın işgal altında kaldığı tam iki sene içinde Büyük Millet Meclisi Hükümeti, Garp Cephesi'ni kuvvetli bir hale getirdi. Garp Cephesi Kumandanı İsmet İnönü, İnönü Savaşları'nı kazandı. Ordular Sakarya Meydan Muharebesi'nde Yunan ordusunu yendi. Bunu Mustafa Kemal Paşa'nın Afyon-Dumlupınar Savaşı zaferi takip etti. Mustafa Kemal Paşa'nın idare ettiği Türk kuvvetleri 30 Ağustos 1922 tarihinde Murat Dağları'nın doğu eteklerinde Çal Köyü mıntıkasında Yunan ordularının büyük kısmını kuşatarak yok etti. Türk ordularının imha hareketinden kurtulabilen ve General Franko kumandasında toplanan I. ve II. Yunan piyade tümenleriyle, bir süvari tugayı ve meşhur Palantras Müfrezesi, I. kolordunun taarruzu karşısında 30 ve 31 Ağustos günlerinde Hallaçlar-Kaplangı dağı hattında kesin bir mağlubiyete uğratıldı. General Franko, 1 Eylül 1922 günü ümitsiz bir halde Uşak'ın Kapaklar-Kusura Deresi-Elma Dağı hattında tutunmaya çalıştı. Sonra da Karlık istikametinde ilerleyen 6. Tümenin önünde tutunamayarak kaçtı.Birlikler, 1 Eylül 1922 günü ikindi vakti Uşak ovasında şehre doğru süratle ilerlerken, şehir yanıyordu. Bu sırada şehre ilerleyen birliklerin başında Kumandan İzzettin Çalışlar bulunuyordu ve 2 Eylül 1922'de Uşak işgalden kesinlikle kurtuldu.Yunan Başkomutanı Trikopis'in Esir Alınışı Uşak için gurur kaynağı olan konulardan biri de Yunan başkomutanı Trikopis' in, Eylül 1922'de Atatürk'ün komutasında bulunan Kafkas Tümen Komutanı Halit Bey tarafından Uşak'ta yakalanmasıdır.30 Ağustos 1922'de Dumlupınar Başkumandanlık Meydan Muharebesi'nde bozguna uğrayan Yunan Ordusu'nun büyük bir kısmı, Dumlu, Büyükoturak, Banaz, Kızılhisar ve Kapaklar üzerinden Uşak'a doğru çekilirken Yunan orduları başkomutanı General Trikopis'in de içinde bulunduğu büyük bir birlik, Comburt Ovası'nı geçerek 2 Eylül 1922 günü Aşağıkaracahisar köyüne gelmişti.Aynı gün 5. Kafkas Tümeni'ne mensup birlikler, muhtelif savaşlar vererek ve Elma Dağı'nın güneydoğusunda bulunan Göğem Köyü'nün doğu yakasına yaklaştığında, Karacahisar ve Çumyuva (Mıngırap) köylerinin yanmakta olduğu haberini almışlardı.Bir müddet sonra küçük rütbeli bir Yunan subayı, tümen kumandanının yanına gelerek General Trikopis'in teslim olmaya karar verdiğini söyledi. 5. Kafkas Fırkası Kumandanı Halit Bey, Liva Komutanı Hopalı Ali Rıza Bey'e Yunan subayının getirdiği haberi bildirdi ve gidip Yunanlar'ı teslim almasını emretti.2 Eylül 1922 gecesi saat 22:30 sıralarında Süvari Bölüğü Komutanı Sivaslı Yüzbaşı Ahmed Bey, esir generaller ile maiyetlerini Bölmeli Tepe'deki (Çakmaklı Tepe) 5. Kafkas Fırkası Komutanı Albay Dadaylı Halit Bey'in (Halit Akmansü) yanına getirdi. Yunan komutanının Uşak’ta Atatürk'ün huzuruna çıkarıldığı ev şu an müze olarak ziyarete açıktır

YARGI AK PARTİ GERGİNLİĞİ FESTİVALE YANSIDI

Ulubey Kanyonların da Yargıtay Başkanı Krizi yaşandı. Açılış töreni sırasında Yargıtay Başkanının geleceğini duyan Belediye başkanı Mesut APAYDIN Yargıtay başkanı ve üyeleri gelmeden 3 dakika önce alandan ayrıldı. Yargıtay Başkanı ve üyeler Vali Kayhan Kavas, Ulubey Belediye Başkanı Hüseyin Bayraktar, Ulubey Kaymakam vekili Mahmut Nedim TUNÇER İl Genel Meclisi Başkanı Mehmet Pehlivan ve bürokratlar tarafından karşılanırken AK Parti Milletvekili Mustafa ÇETİN ve diğer belediye belediye başkanları ile AK Partililer karşılamaya katılmadıkları gibi Yargıtay Başkanının yanına bile gitmediler. Sadece eski vekil Ahmet Çağlayan Yargıtay Başkanı ve üyeleriyle tokalaşıp tanıştı. AK partili Belediye Bşkanları, açılış töreninden önce Yargıtay Baikanının davet edildiğini öğrenince buna tepki gösterdiler. Ulubey Belediye Başkanı Hüseyin Bayraktar’a Yargıtay başkanını kim davet etti diye soran başkanlar eğer Yargıtay Başkanı konuşma yaparsa töreni terk edeceklerini açıkladılar.. Ankarada ki targı ve siyasiler arasındaki siyasi gerginlik Ulubey kanyonlarına da yansımış oldu. Mustafa ÇETİN Yargıtay üyeleri yemek yerken festival alanını gezdi ve vatandaşlarla konuştu..

usak.tv'den alıntıdır.


M.vekillerinin işine karışamayız ama belediye başkanı orada siyasi kimliğiyle değil Uşak Belediye Başkanı kimliğiyle bulunmaktadır.Başkanlık süresi boyunca siyasetten uzak durması gerekir.Ki başkanlık yaptığı yer misafirperverliği ile ünlü UŞŞAK ise..

20 Mayıs 2008 Salı

Bir "MOTOR" Mevzusu...

Vali Kayhan Kavas motor ehliyetini sınava girmeden aldığına dair söylentilere cevap vermiyor."Hayır" demiyor.Halk soruyor,gazeteciler soruyor.Vali cevap vermiyor...Bu motor mevzusu çok uzayacağa benziyor..Güzel Uşak'ımın değerli valisinin böyle bir suçlamayla karşılaşması sadece güzel Uşak'ım da olur herhalde..

Böyle bir olay belki vardır belki yoktur orasını bilmiyorum ama "koca vali motor ehliyeti alır mı?" diyenlere gülümsemeyle cevap veriyorum..

14 Mayıs 2008 Çarşamba

Böyle Olur Şehit Ailesi...


OĞULLARININ ŞEHİT DÜŞTÜĞÜ YERE TEKNOLOJİ SINIFI KURDULAR- ŞEHİT PİYADE ASTEĞMEN MEHMET BOZKUŞ’UN ANNE VE BABASI DAĞLICA ÇOCUKLARI İÇİN HAREKETE GEÇTİ- GÜVENLİK GEREKÇESİ İLE DAĞLICA KÖYÜ İLK OKULU YERİNE KISIKLI KÖYÜNDE TEKNOLOJİ SINIFI KURULDU, ÖĞRENCİLERE HEDİYE DAĞITILDI- UŞAK’TAN YÜKSEKOVA’YA GELEN KONUKLAR BÜYÜK İLGİ İLE KARŞILANDI- ŞEHİT BABASI TÖREN SIRASINDA GÖZLAŞLARINA BOĞULDU, KONUŞMA YAPAMADI
Hakkari’nin Yüksekova ilçesindeki PKK terör örgütü tarafından düzenlenen Dağlıca baskınında şehit düşen Piyade Asteğmen Mehmet Bozkuş’un anısına, ailesi ve Uşak Üftade Okulları tarafından sınır bölgesindeki Kısıklı Köyü İlköğretim Okulu’na bilişim teknolojisi sınıfı kuruldu. Oğullarının anısını yaşatmak için Yüksekova’ya gelen Boşkuş ailesi ile Ak Parti Uşak Milletvekili Nuri Uslu, burada çok önemli mesajlar verdiler.Oğullarının şehit düştüğü Dağlıca’ya hizmet etmek için harekete geçen baba İsmail Bozkuş ve anne Cennet Bozkuş, ilk olarak Ak Parti Uşak Milletvekili Nuri Uslu, TÜGİK (Türkiye Genç İşadamları Konfederasyonu) Genel Başkanı Hazim Sesli ve Uşak Üftade Eğitim Kurumları Genel Müdürü Recep Ali Yalçın ile görüştüler. Oğullarını şehit düştüğü Dağlıca köyündeki ilköğretim okuluna bilişim teknolojisi sınıfı ile tüm öğrencilere hediye paketi hazırlayan aile, bu isteği Yüksekova Kaymakamlığı’na bildirildi. Ancak yetkililer güvenlik nedeni ile teknoloji sınıfının Dağlıca köyü yerine sınır bölgesindeki Kısıklı Köyü Abdullah Alkan İlköğretim Okulu’na yapılmasına karar verdi. Bunun üzerine oluşturulan bir heyet hemen Kısıklı köyüne giderek okulu tepeden tırnağa onarıma aldı, bilişim teknolojisi sınıfı kuruldu. Bu işlemler bittikten sonra sınıfa son model 16 adet bilgisayar gönderildi, okulun tüm eksikleri giderildi.Okuldaki hazırlıklar tamamlandıktan sonra sıra açılış için Uşak’tan yola çıkan şehit Piyade Asteğmen Mehmet Bozkuş’un babası İsmail Bozkuş, annesi Cennet Bozkuş, Ak Parti Uşak Milletvekili Nuri Uslu, TÜGİK Genel Başkanı Hazim Sesli ve Uşak Üftade Eğitim Kurumları Genel Müdürü Recep Ali Yalçın’dan oluşan heyet uçakla Van’a, oradan da Yüksekova’ya geçtiler. Heyet üyeleri, Yüksekova Kaymakamı Mehmet Ünal, Hakkari Milli Eğitim Müdürü Şevki Aydın, Hakkari Milli Eğitim Teftiş Kurulu Başkanı Kemal Seyitoğlu, Yüksekova İlçe Milli Eğitim Müdürü Hazma Anuş, Kısıklı ve civar köylerin halkı, Yüksekova’da görev yapan okul müdürleri, öğretmen ve öğrenciler tarafından karşılandı.Kısıklı köyünde düzenlenen törene Dağlıca’daki ilköğretim okulunu temsilen 30 öğrenci getirildi. Programda önce şehitler için saygı duruşu ve İstiklal Marşı okundu ve heyet tarafından getirilen 130 koli hediye Dağlıcalı öğrencilerine dağıtıldı.
Törende konuşan Hakkari Milli Eğitim Müdürü Şevki Aydın: "Bir şehidimizin anısına böyle anlamlı bir günde bir arada olmak tabi ki bizi duygulandırıyor. Ülkemizin stratejik konumu nedeni ile çok önemli bir yerde olması ve emperyalist ülkelerin ülkemiz üzerindeki emelleri sürdükçe bizler de bu bilinçle oldukça bu ülkede daha çok şehit vereceğiz. Ben de bu bölge insanıyım. Devletimizin bu bölgeye çok ciddi eğitim yatırımları vardır. Zaten ülkemizde ve bölgemizde cereyan eden olayların çok ciddi bir eğitim sıkıntısından kaynaklandığını biliyoruz. Türk milleti milli ordusu kurulmadan da bu ülkede gencini Çankkale’ye gönderirken çoluğu çocuğuyla buralarda Hamidiye alaylarını kurmuştur, düşman aynı düşmandır, taktik değişmiştir" dedi.Uşak Üftade Eğitim Kurumları Genel Müdürü Recep Ali Yalçın ise konuşmasında "Ülkemizin doğusu ile batısı arasındaki milli ve manevi köprülerin kuvvetlenmesi, öğrencilerin barış sevgi kardeşlik ve dostluk duyguların geliştirilmesi Dağlıca şehidimizin anısını yaşatmak için Uşak’tan Yüksekova gelerek burada bir teknoloji sınıfı açmak amacıyla burada toplandık. Geleceğin aydınlık dünyasının sevgi ile bezenmiş bir eğitim neticesinde gerçekleşeceğini biliyoruz. Eğitimle her zorluğun üstesinden geleceğini biliyoruz. Uşak’tan gelen şehit ailesi de bu mesajı haykırıyor; Bu topraklardaki her türlü güzel duygu ve düşünce, doğru bilimsel ve aynı zamanda fedakar bir eğitimle sağlanacaktır" dedi.
Törenin son bölümünde Şehit Piyade Asteğmen Mehmet Bozkuş Bilim ve Teknoloji Sınıfı hizmete açıldı. Kurdela şehit annesi ve babası tarafından kesildi. Sınıfa ilk kez giren Dağlıcalı ve Kısıklılı köylerinin öğrencileri, çok mutlu olduklarını belirttiler. Son olarak Uşak heyeti Uşak’ın meşhur battaniye ve tarhanasını Hakkari heyetine takdim etti.
Ateş düştüğü yeri yakıyor ne yazık ki..Uşak şehidini unutmayacak.Kahramanlar unutulmaz..

13 Mayıs 2008 Salı

Uşak Üniversitesi Bahar Şenliklerine Kim Geldi?


Bu programdan başka bir program var mı bilmiyorum.Eğer yoksa şenlikler diğer üniversitelere oranla gayet sönük geçmiş.Zaten Uşak ilinin konser gibi etkinliklerde yetersiz olduğu biliniyor.Bunu değiştirecek olan da yine ilin üniversitesidir.Keşke gençler tarafından sevilen 2-3 sanatçımızı da bu şenlikler içerisinde görebilseydik.Neyse seneye diyelim.